Doğal Afetler Çocuklara Nasıl Anlatılabilir?
Nisan 9, 2023

Doğal Afetler Çocuklara Nasıl Anlatılabilir?

Yetişkinlerde bile psikolojik açıdan büyük yıkımlara neden olan doğal afetler çocuklar için çok daha belirsiz ve kaygı vericidir. Doğal afetle karşı karşıya kalan çocuklarda davranış bozukluğu baş gösterebilir. Bu tür olumsuz durumların önüne geçmek için çocuklara doğal afetleri anlatmanın ve kendilerini daha iyi hissetmelerini sağlamanın etkili yolları vardır.

Doğal Afetlerin Çocuk Dünyasındaki Yansıması

Çocuklar bilgi sahibi olmadıkları ya da öngöremedikleri durumlarda daha fazla kaygılanırlar. Çünkü onlar için bir düzen içinde yaşamak güveni temsil eder. Düzenin dışına çıkmalarına neden olan her tür durum huzurlarını kaçırmaya yeter. 

Doğal afetler ise tahmin edilemediği ve ciddi sonuçlar doğurduğu için çocuklarda ekstra telaşa sebep olur. Bu noktada çocukların öncelikle yaşanan durumu tam anlamıyla anlamaları ve sindirmeleri gerekir. Örneğin; deprem anına tanık olmuş veya televizyon, sosyal medya gibi çeşitli kanallarda deprem görüntüleri ile karşılaşmış bir çocuğun önce deprem hakkında şeffaf bir şekilde bilgilendirilmesi önemlidir. Aksi takdirde çocuklar durumu kendi zihinlerinde bir temele oturtamaz ve durumdan bağımsız kurgulara yönelebilirler. Yani “şöyle olmasaydı bu deprem olmayabilirdi” gibi çıkarımlarda bulunabilirler. Doğal afetin neden ve nasıl olduğunu bilmeyen çocuklar, bazen bu çıkarımların öznesi olarak da kendilerini belirleyerek bu durumdan kendilerini bile sorumlu tutabilirler.

Çocukları Rahatlatmanın İlk Yolu: Konuşmak

Ergenlik dönemindeki çocuklar stres dönemlerinde kabuklarına çekilip kendilerini dış dünyaya kapatabilirler. Bu durumda üstlerine gitmemek gerektiği gibi onları kendi hâllerine fazla bırakmak da olumsuz sonuçlanabilir. Dolayısıyla onlara içinde bulundukları durumun geçici ve doğal olduğunu anlatmak gerekir.  

12 yaşından küçük çocuklarda ise durum daha farklı gelişebilir. Uykuya dalamama, öfke kontrol problemleri, yemek yememe gibi durumlarla karşılaşılabilir. Bunlar çocukların bile isteye başvurdukları durumlar değildir. Kaygı hâliyle istemsiz olarak farklı davranışlar gösterebilirler. İhtiyaç duydukları en önemli şey güvende olduklarından emin olmaktır. Bunun için de ebeveynlerine daha düşkün hâle gelebilirler. 

Ebeveynleri ile kurdukları ilişki çocuklar için korkuları yenmenin ilk anahtarıdır. Bu nedenle ebeveynler olarak onlara şefkatle ve anlayışla yaklaşmanız gerekir. “Seni anlıyorum, çok korktun ve bundan sonra ne olacağı konusunda kaygıların var. Ama ben senin yanındayım ve iyi olman için ne gerekiyorsa yapacağım.” gibi söylemler başlı başına çocukları rahatlatma işlevi üstlenir. Ebeveynlerinin onlarla konuşmadığı ve iletişim kurmadığı her an ise korkularının pekişmesi söz konusudur. Bu nedenle çocuğunuzla sık sık konuşmayı ihmal etmemeli, yanında olduğunuzu hissettirerek ona güven vermelisiniz. Size sorduğu soruları ise sakinlikle ve onu ürkütecek kelimelerden kaçınarak açık bir şekilde yanıtlamalısınız.

Bir Diğer Adım: Gerçeklik Algısı Oluşturmak

Çocuklar her ne kadar bir konu ile ilgilenmiyor gibi görünseler de şahit oldukları her durumu zihinlerinde bir şekilde işlerler. Bu nedenle deprem, sel, çığ gibi afetler de onların akıllarında bazı sahneler oluşmasına neden olur. Bu sahnelerin onları korkutmaması için sizin yardımınıza ihtiyaçları vardır. Yani söz konusu afeti çocuğunuza doğru bir şekilde anlatırsanız korkuları önemli oranda azalacaktır.  

Çocuklar bilmedikleri durumlara karşı fazlasıyla temkinli iken bilgi sahibi oldukları konularda oldukça esnek davranırlar. Bu nedenle onlara afetlerin neden gerçekleştiğini ve olası sonuçlarını anlatmanız önemlidir. Bunu yaparken bilimsel ifadeler kullanmanız kafalarını karıştıracağı için en basit anlatıma başvurmanız gerekir. Zorlandığınız noktada nesnelerden faydalanabilir ve hikayeleştirme yöntemini de kullanabilirsiniz. Örnek olarak deprem anını canlandırabilirsiniz. Oyuncaklardan oluşan evlerin zeminin altında gerçekleşen sarsıntıdan dolayı sallandığını doğrudan gösterebilirsiniz. Bunun normal bir doğa olayı olduğunu, herkesin başına gelebileceğini ancak önlem alındığı takdirde büyük problemlere neden olmayacağını da anlatmalısınız. Özellikle somutlaştırarak anlattığınız için durumu rahatça anlayacak ve korkularından hayli uzaklaşacaktır. Doğal afete atıfta bulunan, yaşanan durumun normal olduğunu vurgulayan çocuk hikayeleri de bu kapsamda işinizi kolaylaştıran araçlardan biri olmayı başarabilir.

Oyunun İyileştirici Gücü 

Çocukların psikolojik anlamda desteklenmesi gerektiğinde başvurulan en önemli yöntem oyun terapisidir. Siz de bir uzman olmasanız dahi oyunun rahatlatma ve kendini ifade etmeyi kolaylaştırma fonksiyonlarından yararlanabilirsiniz. Çocuklarınızla oyun oynayabilir ve oyunu oynama şekline bakarak bile iç dünyasına ışık tutabilirsiniz. Afetten önemli oranda etkilenen çocukların oyun sırasında öfkeye, zarar görme unsurlarına, yıkıcı sonuçlara yer vermesi beklenir. Bunları yapması çocuğun ne hissettiği hakkında bilgi verirken bir yandan da daha iyi hissetmesini sağlar. Çünkü çocuklar kendilerini oyun vasıtasıyla iyileştirir. Oyun esnasında çocuğunuza dozunda müdahalelerde bulunarak durumu normalleştirebilir, onun için güvenli ortamı oyunda da oluşturabilirsiniz. Diğer bir yöntem olarak da resim çizmesini sağlayabilirsiniz. Çocuklar resimlerde de önemli mesajlar verirler. Bu resimlerden nasıl bir ruh hâli içinde olduklarına dair ipuçları edinirken kendilerini daha rahat hissetmelerini de sağlayabilirsiniz.

Doğal afete uzaktan şahit olmuş çocukların afetten etkilenen insanlara yardımda bulunmaları da rahatlatıcı bir unsurdur. Bu bağlamda çocuğunuzu desteğe teşvik etmeniz her açıdan katkı sağlar. Deprem veya ilk yardım çantası hazırlamak, olası bir afet durumunda neler yapılabileceğine dair konuşmak da çocukları daha rahat hissettirebilir. Ancak çocuğunuzda çok ciddi ve uzun süreli tepkilere rastlarsanız vakit kaybetmeden bir pedagog yardımı almanızda fayda vardır.

Konu Hakkında

İlgili Yazılar